Ekosistemlerdeki Bozulmaların Sonuçları
| Doğamız binlerce yıldır bir düzen içerisinde devam etmekte olsa da bazı değişiklikler bu düzeni etkilemektedir. Bazıları bizzat insan eliyle gerçekleşirken bazıları da doğal olaylar sonucu yani doğa felaketleri gibi olumsuz olaylar sonucu gerçekleşmektedir.
1- Doğal afetlerden kaynaklanan bozulmalar
Doğal afetler gerçektende azımsanmayacak ölçüde doğayı tahrip edebilirler. Örnek vermek gerekirse, bir meteorun binlerce yıl önce yeryüzünün en güçlü canlı türlerinden biri olan dinozorların neslinin tükenmesine sebep olmuştur. Bu besin zincirinin tamamen değişmesine sebep olmuştur. Yanardağ patlamaları yeryüzü şekilllerini de değiştirebildiği gibi birçok doğal çevreyi yok etmektedir. Denizlere ulaşan lavların denizdeki canlı yaşamını altüst ettiği,havayı kıtalar bazında kirlettiği de bir gerçektir.
İtalya’daki Etna yanardağının yüzyıllardır yaptıkları bunu çok güzel bir şekilde örnekler. Depremler sadece ükemizde yüzbinden fazla insanın ölümüne sebep olmuştur. En son Japonya’da meydana gelen deprem hem kendi etkisiyle hemde dolaylı olarak nükleer reaktöre verdiği zararla dünya’ya büyük bir zarar vermiş hem de oluşturduğu tsunami ile neler yapabileceğini gözler önüne sermiştir.Bu depremin sebep olduğu ekonomik kayıplar yüzünden daha fazla kaynak kullanımına gidilmiş, doğanın kirlenme ivmesine hız kazandırmıştır. %90’ı deprem kuşağı üzerinde olan ülkemiz için durum hiç iç açıcı değildir. Sel felaketlerinin sebep olduğu su baskınları inanılmaz boyutlara varan yıkımlara sebep olmuştur. Hem yerleşim alanlarını yaşanmaz hale getirir hem de tarım arazilerini ekilip biçilmez durumlara sokar. Bunların yanında şiddetli fırtınalar hiçte azımsanmayacak boyutlarda çevreye zarar verirler. Amerika’da her yıl gerçekleşen çok sayıda fırtına ve kasırga onlarca insanın hayatına ve birçok çevresel felakete mal olurlar.
2- İnsan oğlunun sebep olduğu çevresel bozulmalar
Son yüzyıllarda insan oğlu aşırı nüfus yoğunluğuna ulaşmıştır. İnsanlar sosyal varlıklar oldukları için belirli bölgelerde büyük şehirleşmeler oluşur. Bu da oradaki doğal çevreyi,o bölgedeki canlı popülasyonuna etki eder. Çöplerin belirli bölgelerde birikmesi çevreyi olumsuz etkiler. Evsel atıkların sebep olduğu kirlenmeler göl ve denizlerdeki canlı yaşamını olumsuz etkiler. Artan nüfusa paralel olarak sınırlı dünya kaynakları yetersiz kalmaya başlar. Artan nüfusla birlikte insanların ihtiyacını karşılamak için ormanlık alanlar yok edilir ve burdaki canlı çeşitliliği azalır.
Sanayileşme ise ise düzenli de olsa oluşturduğu kimyasal katı, sıvı ve gaz atıklar hem havayı hem su kaynaklarını hem de toprağın biyolojik yapısını bozar. Kirlenen hava sebebiyle dünya aşırı ısınmaya başlar ve bu olaya sera etkisi denir. Sera etkisi yaratan gazlar, karbondioksit,karbonmonoksit,kükürdioksit,azot oksit ve metan gazlarıdır. Bu gazlardan kükürdioksit havadaki su buharıyla birleşerek asit yağmurlarını oluşturup yağış olarak yeryüzüne indiği zaman bitki ortüsüne ve canlı yaşamına zarar verirler. Isınan hava yüzünden buzullar eriyip deniz seviyesini arttırır.
Doğal kaynakların bilinçsiz bir şekilde kullanımıda söz konusudur. Kimi insanlar ekonomik nedenlerden ötürü doğaya zarar verirler. Orneğin kaçak avlanma , ormak tahribi gibi. Tarımcılık yapan insanlar daha çok verim almak amacıyla yapay gübreler , çeşitli kimyasallar ve hormaonlar kullanıp çevrenin biyolojik yapısına zarar verirler. Ekonomik yönden kötü durumda olan bölgelerimizde insanlar daha ucuza yaşayabilmek için doğaya zarar verirler. Anız yakımı, yanlış ekim ve sürüm faaliyetleri de buna eklenerek toprağın yapısını ve ekolojik dengeyi bozar.
Ekosistemdeki bozulmaların sonuçları
– İklim değişir : Çeşitli gazların sebep olduğu sera etkisi sonucu dünyanın çeşitli bölgelerinde hiç olmaması gereken iklimler yaşanır. Yazın başında kış soğuklarının yaşanabilmesi gibi. Ağaçlar iklim üzerinde olduça etkili canlılardır. Ormanlık alanları tahrip edilmesi yağışları etkiler.
– Erozyonlar : erozyonlar sonucu toprak kalınlığı ve yeryüzü şekilleri değişir. Bitki örtüsünün ve ormanların yok edilmesi toprağın yağış,sel ve rüzgarlar aracılığı ile başka yerlere taşınmasına sebep olur, akarsuların sebep olduğu toprak taşınmaları yüzünden coğrafik şekiller değişir.Ormanların yok edilmesi sonucunda o bölge çölleşmeye başlar . Yağış ve nem azalırken sıcaklık artar. bir gölün kuruması sırasında buna benzer olaylar meydana gelir. Bütün bu olaylar,o bölgenin coğrafi yapısının değişmesine neden olur. Toprak kaybı telafisi mümkün olmayan sonuçlar doğurur.
– Su kaynaklarının azalma sorunu : Bir bölgenin doğal dengesi çeşitli sebeplerle bozulduğu zaman su kaynakları bundan zarar görmeye ve kurumaya hatta çölleşmeye başlar. Buna verilecek en güzel örnek Aral gölünün Aralkum Çölüne dönüşmüş olmasıdır. Aral gölünü besleyen akarsular, sulama ve sanayi için kullanılmaya başlandığından bu yana bu göl %90 ‘ını çöle bıraktı.Bunun için bu linkteki yazımızı okumanızı tavsiye ederim.
– Enerji Kıtlığı : Besin zincirinde her canlı enerji ihtiyacını diğer canlılardan karşılar. Besin zincirindeki bazı kopmalar bu enerji akışını olumsuz etkiler.
– Biyolojik çeşitliliğin azalması : Enerji kıtlığı ve bozulan doğal çevre sonucu bazı canlılar bu ortamda yaşayamamaya başlar. Doğal olarak o bölgedeki canlı türünde azalma olur.